porno izle

Erkek ve kadınlar porno: Hamilelikte Cinsellik Yaşanmalı mı?

15 Eylül 2011 Perşembe

Hamilelikte Cinsellik Yaşanmalı mı?


Çiftler hamilelikte seksten uzak durmaları gerektiğini düşünürler ya da halk arasındaki inançlara göre davranırlar. Neyin doğru neyin yanlış olduğunu ve bebeğinizi beklerken cinsel yaşamınız hakkında tüm merak ettiklerinizi Op. Dr. Tevfik Yoldemir’e sorduk. Hamilenin kanında dolaşan yüksek seviyedeki progesteron ve östrojen hormonları, anne adayının yumuşak düzgün bir tene, parlak saçlara ve kendini iyi hissetmesine neden olduğu gibi, cinsel organlarda da bazı değişikliklere neden olur. Yüksek östrojen seviyeleri genital organlardaki kan akımını artırır ve dokularda kısmi su tutulumuna neden olur, buna bağlı olarak vajina ve küçük dudaklar, tıpkı cinsel uyarılma esnasında olduğu gibi gergin ve dolgun hale gelir. Bu da duyarlı sinir uçlarını daha hassas hale getirir.
Genital bölgedeki kan akımı artışı, vajinal salgılarda artışa neden olur ki, bu da cinsel birleşmenin normalden daha evvel gerçekleşmesine zemin hazırlar. Hamileler çoğunlukla, cinsellikten hamilelik öncesinde almadıkları kadar keyif alma eğilimindedirler.
İYİ BİR CİNSEL YAŞAM, ANNE ADAYINA NE KAZANDIRIR?
Halsizlik, uyku hali, bulantı ve kusma gibi hamileliğin erken belirtilerinin etkisiyle 1. trimester’da tipik olarak hamilelerde cinselliğe ilgi azalır. 2. trimester’da cinselliğe ilgi artarken, 3. trimester’da cinsel haz kalitesinin artmasına rağmen, ileri derecede büyümüş bir karınla hareket kısıtlılığı ve yukarıda bahsettiğimiz korku ve endişelerle hamilelerin olaya tam konsantre olamamaları, cinsel ilgide azalmaya neden olur.
İyi bir cinsel birliktelik, çiftlerin birbirlerine daha yakınlaşmasını sağlayıp; hamilenin duygusal, alıngan, kırılgan mizacı nedeni ile olası problemlerin çözümünde çiftlerin daha toleranslı olmasını sağlayacağı gibi, anne ve babalığın ilk günlerdeki problemlerin çözümünü de kolaylaştırır. Sağlıklı bir hamilelikte, doğuma kadar olan sürede cinsel ilişkiyi engelleyecek herhangi bir neden yoktur.
CİNSELLİKLE İLGİLİ YANLIŞ İNANIŞLAR
Halk arasında 1. trimester’da cinsel ilişkinin düşük ile sonuçlanacağı inancı yaygındır. Bilimsel olarak en fazla hamilelik kaybının 1. trimester’da olduğu, ancak hamilelik kayıplarının cinsel ilişki nedeni ile olmadığı, çoğunun genetik bozukluklara bağlı olduğu bilinir.
Cinsel ilişki bebeğe zarar vermez, çünkü erkek cinsel organının bebekle fiziksel olarak teması yoktur. Anne karnındaki bebek, rahim kasları, içinde bulunduğu hamilelik kesesi ve kese içindeki sıvıyla darbelere karşı koruma altındadır. Orgazm, ne kadar oksitosin (rahim kasını kasıcı madde) salgılanmasına neden olup rahim kasılmalarına yol açsa da, bunlar doğumu başlatmaz, erken doğuma neden olmaz. Yine de hamilelikte cinsel ilişki esnasında aşırı meme ucu uyarımından kaçınılmalıdır.
Cinsel ilişkinin hamilelikte enfeksiyona neden olup bebeğe zarar vereceği inancı kesinlikle yanlıştır, çünkü rahim ağzı kanalı kalın bir mukus tıkaç ile kapalıdır. Bu da bakterilerin rahmin içine geçişine izin vermez. Bebek (fetüs), hamilelik kesesi içinde bakterilerden izole bir şekilde yaşar.
CİNSEL İLİŞKİNİN ZARARLI OLABİLECEĞİ DURUMLAR
Cinselliğe engel oluşturacak tıbbi problemler olmadıkça, hamilelik süresince hatta son güne kadar cinsel ilişki yasak değildir. Hamileler cinsel ilişkinin zararlı olabileceği koşulları kendi kendine değerlendirebilecek bilgi donanımından yoksun oldukları için, bu konuda kadınlar en sağlıklı bilgileri kadın doğum uzmanlarından alabilirler.
Aşağıda belirtilen şartlar haricinde hamilelere cinsel ilişki yasak değildir:
* Hamilelik kesesinin erken açıldığı, suların erken geldiği durumlar,
* Vajinal kanama,
* Önceki hamileliklerde erken doğum tehdidi öyküsü veya süren hamilelikte erken doğum tehdidi,
* Partnerin cinsel yolla bulaşan hastalık taşıyıcısı olması,
* Plasenta previa (çocuğun eşinin önde olması ve rahim ağzı kanalını kapattığı durumlar),
* Çoğul hamilelikte hamileliğin son aylarında,
* Kadın doğum uzmanınızca cinselliğe yasak getirilen diğer durumlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder